1 Temmuz 2016 Cuma

Sonsuzluğun Sınırında || Kitap Yorumu (The Edge of Forever #1)





Adı: Sonsuzluğun Sınırında
Yazar: Melissa E. Hurst
Orijinal Adı: The Edge of Forever
Yayınevi: Yabancı Yayınları
Sayfa Sayısı: 391
Goodreads Puanı: 3.81
Benim Puanım: 4.00






Merhaba güzel insanlar! Sonunda şu bloğuma yorum girebiliyorum ya çok mutluyum. Instagram'dan bu konuda daha kapsamlı ve daha kolay aranıp taranan, daha kolay erişilebilen bir ortam olduğundan bloğa yorum girmeyi daha çok sevdiğimi fark ettim. 30.06.16 - 16.57'de Sonsuzluğun Sınırında'yı resmi olarak bitirdim.
Zamana karşı bir yarış başlıyor… Yıl 2013. Alora, teyzesi Grace ile birlikte sevimli bir pansiyon işletiyordu ve birisinin kendisini sürekli takip ettiğine emindi. Onu gittiği her yerde hissedebiliyordu. Bu yetmiyormuş gibi zaman zaman bilincini kaybediyor ve bambaşka yerlerde uyanıyordu. Aklını kaçırıyor olabilir miydi? 

Yıl 2146. Bridger, Zaman Yolculuğu ve Araştırması Akademisi'nde eğitim görüyordu. O bir zaman yolcusuydu; genetik değişimler sonucu kazanılmış, az sayıda insanda bulunan bir yeteneğe sahipti. Akademi için yapılan bir zaman yolculuğu esnasında babasını görmüştü. Ölmüş olan babasını. Babasının ona tek bir şey söyleyecek kadar vakti vardı: Alora'yı kurtar.

"Hurst'ün distopya, romans ve gençlik sorunlarını rahatlıkla harmanlayarak yazdığı hikâyeye bakan ilk romanı olduğunu asla tahmin edemez. Melissa Hurst, kesinlikle takip edilmesi gereken bir yazar."
-VOYA-

"Farklı ve şaşırtıcı bir şeyler okumak isteyen herkes için heyecan verici bir roman!" 
-TeenReads.com-

"Sonsuzluğun Sınırında zamanda yolculuğun ve şaşırtıcı entrikaların büyüleyici hikâyesi. Son sayfasına kadar elimden bırakamadım!"
-Bethany Hagen, Landry Park ve Jubilee Manor romanlarının yazarı-

"Beni tüm gece sayfalara bağlayan, entrikalarla dolu bir zaman yolculuğu!"
-Kim (K.A.) Harrington, Forget Me ve The Dead and Buried romanlarının yazarı-

"Sürükleyici, şaşırtıcı bir bilimkurgu; X-Men ve Doctor Who hayranları kesinlikle bayılacaklar ve bir sonraki kitabı heyecanla bekleyecekler."
-Mindee Arnett, Avalon ve Polaris romanlarının ödüllü yazarı-

"Sonsuzluğun Sınırında zekice yazılmış ve gerilim yüklü bir zaman yolculuğu, sonuna kadar tahmin yürütmekten vazgeçemeyeceksiniz."
-Lori M. Lee, Gates of Thread and Stone ve The Infinite romanlarının yazarı-
(Tanıtım Bülteninden)

Kitabı beğeneceğimi düşünmüştüm ve cidden beğendim.
Çeviriden çok sanırım editörün gözünden kaçan birçok kelime vardı. Bunlar beni rahatsız etti ciddi anlamda. Genelde böyle şeyleri pek takmam ama bu kitapta bayağı fazlaydı. Aceleye de gelmiş olabilir. Bilemiyorum ama belirtmem gerektiğini düşündüm.

Her neyse, kitap yazarın ilk kitabı olduğunu düşünürsek ciddi anlamda iyiydi. Ben kurgusunu çok sevdim. Başka bir yazarın elinden çıksaydı mesela Michelle Hodkin, Rick Yansey, Ransom Riggs vs. daha güzel olabilirdi. Bunu ciddi söylüyorum. Kurguyu daha iyi bir şekilde şekillendirip yazacaklarını düşünüyorum.

Ama bu yazarın kötü olduğu anlamına gelmiyor. Melissa'nın gerçekten ilk kitabı olmasına rağmen iyi iş çıkardığını düşünüyorum.

Yazarın tek sorunu karakterlerin yaşadıklarını bana tam olarak hissettirememiş olması. Bu aslında kızımız Alora için geçerli. 
Mesela Alora'nın başına olmadık şeyler geliyor. Hani hepimizin başına gelse şoke olur, kendimize gelemezdik. En azından ben gelemezdim. Ama bu karakterimiz bana göre fazlasıyla "tamam"dı. Normal karşıladı olan şeyleri. Ya da yazar uzamasın diye böyle bir şey yaptı. Ama eğer hissettirebilecekse varsın 500 sayfa olsun, hissettirsin yeter. Uzamasın ama hissettirsin. 
Çok mu şey istiyorum? 
Bunu yapabilen yazarlar var 400 sayfalık kitaba hem olayları güzel şekillendiren hem de hissettirebilen yazarlar...

Alora'nın ağzından anlatılanlardan çok Bridger'ın ağzından anlatılan olayları sevdim. Sanırım daha çok macera dolu olmasından kaynaklanıyor olabilir. Kitabın yarısına kadar Alora'nın başına gelen çoğu şey sıradandı yani klişe. Belki de bundandır. 

Kitabın türü: Distopya, Fantastik, Macera, Genç Yetişkin, Bilim Kurgu > Zaman Yolculuğu

Bu tür okumayı seviyorsanız öneririm! Ben yazarın ikinci kitapta daha güzel yazacağına eminim çünkü The 100 üçlemesinin ilk kitabında da bu tarz düşünce içerisindeydim ama sonradan yazar seriyi sevdirdi, dilini mükemmel hale getirdi. 
Ayrıca bu tür seven ve kitap okumaya daha yeni yeni adım atmaya başlayanlara kesinlikle öneririm çünkü sizin gözünüze dediklerimin batacağını pek sanmıyorum. 

İkinci kitap 7 Şubat 2017'de çıkacak. Resmen 'kim öle kim kala'. 
Doğum günümden bir gün sonra, hediye gibi. Fakat Yabancı Yayınları'nın ben yaza çıkaracağını düşünüyorum. Temmuz 2017 gibi. Umarım bizi çok bekletmezler. 

1 yorum:

  1. İkinci kitabın çıkış tarihini ben 6 Haziran 2017 diye duymuştum. Bu da yeni kitabın bizim için seneye kalması demek :/

    YanıtlaSil