17 Mart 2018 Cumartesi

Momo || Kitap Yorumu


Adı: Momo
Yazar: Michael Ende
Orijinal Adı: Momo
Sayfa Sayısı: 304
Benim Puanım: 3,5

 Zaman, yaşamın kendisidir. Ve yaşamın yeri yürektir.

Momo, büyük bir kentin tiyatro harabelerinde yaşayan küçük bir kızdır. Buldukları ya da kendisine hediye edilenler dışında hiçbir şeyi yoktur. Ancak olağanüstü bir yeteneği vardır: Momo, muhteşem bir dinleyicidir ve bunun için oldukça bol zamanı vardır.
Bir gün hayaletimsi topluluk “duman adamlar” ortaya çıkar. İnce hesaplı planlar kurup insanların zamanını çalarlar. Onları durduracak tek kişiyse Momo’dur.
Momo elinde bir çiçek, koltuğunun altında bir kaplumbağa ve gizemli Hora Usta’nın da yardımıyla koskoca duman adamlar ordusunun karşısında tek başına durur. Acaba Momo, zamanı çalan adamları tek başına alt edebilecek midir?
Toplumumuz ve günümüz insanının zaman algısı ve zamanı okuması üzerine bir masal olan Momo’yla Michael Ende, Alman Gençlik Edebiyatı Ödülü’ne layık görülmüştür. Pek çok kez sinemaya uyarlanan Momo, kırktan fazla dile çevrilmiş, tüm dünyada 7 milyonun üzerinde satılmıştır.


 “Michael Ende’nin romanları uzun yıllardır ‘kült kitaplar’ arasında.”

-Stuttgarter Zeitung -



“Momo, hem çocuklar hem de yetişkinler için bir masal niteliğinde.”

-Die Welt -



“Michael Ende’nin hayal gücü ve fantazyalarla dolu bu masal-romanı dünya çapında bir başarıya ulaştı ve klasikleşti.”

-Buch aktuell-

Herkese yazmakta geç kaldığım bu yorumumla merhaba.
Momo'yu aldığım ilk andan beri değil, uzun süredir merak ediyordum ama hemen alıp okumak nasip olmadı. Biliyorsunuz telif hakkı Pegasus'a geçti ve bir anda tekrar okunup övgülere boğuldu Momo.
Bende aldığım andan beri okumak için can atıyordum ama bi' yandan korkum da yok değildi.
Dort hafta önce kankimle >@tributebook< kitaba başladık. O benden önce bitirdi, merak eden Instagram hesabından yorumuna bakabilir.
Ben herkes gibi kitabı sevemedim sanırım ya da elimde süründüğünden ötürü mü böyle hissediyorum bilmiyorum ama bu düşüncemi Hikayem'den paylaştığımda benim gibi düşünen birkaç kişi mesaj attı ve tek olmadığıma sevindim doğrusu.

İlk olarak kitapta verilen mesaj çok güzeldi. Duman Adamlar'ın o kasvetli havası ve zamanları çalıyor oluşları, insanların zamandan sözde tasarruf etme çabaları ve çocuklarına, ailelerine, akrabalarına saçma sebeplerden ötürü zaman ayıramıyor oluşları, şu an yaşadıklarımızla birebir uyuşuyor.
Bu zaten sevmediğim olay değil. Kitapta çelişen bazı olaylar vardı. Bu kafama takıldı. Sonrasında Duman Adamlar'ın sanki bir yere varamıyor oluşları canımı az biraz sıktı. Duman Adamlar'ın aslında ilk ne amaçla gelip sonrasında biraz saçmaladıklarını düşünmeye başladım.

Ama yazarın son sözünü okuduktan sonra ciddi anlamda etkilendim. Bir yolcunun gelip bunları anlatıyor oluşu, yazarın onu ilk yaşlı sonra genç görüyor oluşu ve yolcunun en son "Ben size bütün bunları olup bitmiş gibi anlattım. Oysa gelecekte olacakmış gibi de anlatabilirdim. Benim için ikisi arasında büyük bir ayrım yok." demesi beni bitirdi. Çok ilginç değil mi?

Kitapta en sevdiğim iki bölüm mevcut. Biri Gigi ve Momo arasında geçen Beşinci Bölüm. Diğeri bir Duman Adam'ın gelip her şeyi altüst eden sözleriyle etkilediği Altıncı Bölüm.

Okumanızı öneririm. Başta sevmedim dedim ama bu kitabın kötü olduğu anlamına gelmiyor. Bazı yerlerde yazarın çelişkide kaldığı ve anlamlandıramadığım kısımlar sevmediğim yerlere giriyor. Onun dışında mesaj gayet güzeldi ve herkesin okuyup zamanın farkına varmasını çok isterim.
Bölüm bölüm etkileneceksiniz bölüm bölüm heyecanlanacaksınız bölüm bölüm de sonuca varmasını isteyeceksiniz. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder